celal yıldız uzaktan eğitim bodrum haber katılım bankası kdv iadesi
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Haftanın Kitapları

01.03.2020 - 9:48    google-news - ABONE OL

Göz alıcı ve güçlü Lyndall Gordon’dan Charlotte Bronte/Tutku Dolu Bir Yaşam. “Bu, örnek niteliğinde bir biyografi: tüm ayrıntılara özen …

Göz alıcı ve güçlü

Lyndall Gordon’dan Charlotte Bronte/Tutku Dolu Bir Yaşam. “Bu, örnek niteliğinde bir biyografi: tüm ayrıntılara özen göstermesine rağmen hareketli; sağduyulu ve yargılarında dürüst; bilgisini sunuşu zahmetsiz, ama apaçık.” -Jan Marsh, New Statesman. “Göz alıcı ve güçlü… Bronte’nin yaratıcı dehasının kaynağına dair bir anlayış kazanmaya bizi hiç olmadığımız kadar yaklaştırıyor… Bronte’nin biyografisi nihayet rüştünü ispatladı.” -Mark Bostridge, Times Educational Supplement . (Alfa Yayınları)


Her engeli aşabilmek

Toprak Işık’tan Kozmik Yumurta. Macera kendine özgü kuralları, daha çok da bilinmezleri olan bir evrende geçiyor kitap. Üç arkadaş bu bilinmezlerle baş etmek zorundalar. Acaba karşılarına çıkan her engeli aşabilecekler mi? Bunu ancak hem kaslarını hem de beyinlerini ustaca kullanarak yapabilirler. Yazar yine bilimle edebiyatı buluşturmuş, evrenlerin iç içe geçtiği bir öykü anlatırken, deneyerek öğrenmenin cazibesini göstermiş. Baştan sona merak ve heyecanla okunan bir kitap çıkmış ortaya. (Altın Kitaplar)


Büyüleyici bir hikâye

Brenda Rickman Vantrease’den Merhamet Taciri. Dini hoşgörüsüzlüğün Avrupa’da kontrolsüzce yayıldığı on beşinci yüzyılda, İngiltere doğumlu Anna Bookman ve büyükbabası Finn, hayatlarını Prag’da değerli kitaplara ışık tutarak kazanıyorlardı. İncil’in yasaklanmış çevirileri de işlerinin bir parçasıydı. Finn, insanların din adamlarına para vermeden Tanrı’nın sözlerini kendi kendilerine okuyabilmeleri gerektiğini savunuyordu ve bu düşünce ülkede gittikçe daha da tehlikeli sonuçlar doğuruyordu. Yetkililer kitapları yakmaya ve muhalifleri ortadan kaldırmaya başlayınca Finn, torununa İngiltere’ye kaçması için ısrar etti. Ancak bu kaçış hiç kolay olmayacaktı. (Artemis Yayınları)


Reçel de isteyecek

Laura Numeroff’tan Eğer Bir Geyikçiğe Top Kek Verirsen. Eğer kocaman, aç bir geyik ziyarete gelirse, kendini evinde hissettirmek için ona bir top kek verebilirsiniz. Eğer ona bir top kek verirseniz, yanında reçel de isteyecek. Evdeki tüm top kekleri mideye indirince biraz daha top kek almak için markete gitmek isteyecek. (Bilgi Yayınevi)


Farklı fikirler üzerine

Isabel Allende’den Kış Ortasında. Gizleyecek ya da rol yapacak hiçbir şeyi olmadan kabul edilmeyi istiyordu; karşısındakini ruhunun derinliklerine kadar tanımak ve onu aynı şekilde kabul etmek istiyordu. Pazar sabahını yatakta birlikte gazeteleri okuyarak geçireceği, sinemada elini tutacağı, aptalca şeylere birlikte güleceği ve farklı fikirler üzerine tartışabileceği birini istiyordu. Kaçamak maceralara duyduğu hevesi geride bırakmıştı. New York’ta şiddetli bir kar fırtınasının ortasında, görünüşte önemsiz bir araba kazası sonucunda yaşamları değişen üç insan; Guatemala, Şili ve Brezilya’da trajedilerle yoğrulmuş geçmişler, göç etmek, hayatta kalmak ve kendini yuvada hissetmek… (Can Yayınları)


Hakikatlerle dolu

Çağrı Dörter’den Asi Peygamberler. Ne dinler ne de peygamberler anlatıldığı gibidir… Peygamberler tarihi, sırlarla ve üzeri örtülmüş hakikatlerle doludur… Peygamberlerin yürüdüğü yollar, her devirde insanlardan saklanmıştır… Bu kitap, tarih boyunca sır olarak saklanan ve sadece dışa kapalı öğretilerin içinde insanlığa aktarılan dinlerin ve peygamberlerin gerçeğini, Hakikat’in aslında ne olduğunu açık ve yalın bir dille anlatmak amacıyla yazıldı. Asi Peygamberler kitabı “İnsanın hakikati nedir? Ben kimim? Nereden geldim, nereye gidiyorum? Bu âlem neden ortaya çıktı?” sorularının cevabını bulma yolculuğudur. (Destek Yayınları)


Olağanüstü boyutlar

Gary Taubes’ten Şekere Karşı-Dünyanın En Tatlı Şeyi Nasıl Düşman Oldu? Dünyada diyabet görülme sıklığı gitgide artıyor. Obezite olağanüstü boyutlara ulaştı. Araştırmalar, bu ve benzeri pek çok sağlık probleminin kökeninde şekerin yattığını söylüyor. Şeker kimi zaman koruyucu bir madde, kimi zaman sigaraya konan bir katkı maddesi, kimi zaman da işlenmiş gıdalara katılan mısır şurubu olarak hayatımızın ayrılmaz, hatta bağımlılık yaratan bir parçasına dönüştü. Şeker lobileri, şekerli ürünlerin yaygınlaşması için pek çok cephede savaşırken, aşırı şeker tüketimi kamu sağlığını tehdit eden bir gerçek haline gelmiş durumda. (Doğan Kitap)


Kitaplar en iyi dostu

Sevil Köybaşı’ndan Halide Edip Adıvar-Bir Devrin Çocukları. Çocukluğunun büyük bir kısmını anneannesi ve dedesinin evinde geçiren Halide, okumaya, öğrenmeye tutkun bir çocuktur. Kitaplarla çevrili bir dünyada büyür. Küçük yaşına rağmen bir an önce okuma yazma öğrenmek ister. Kitaplar en iyi dostu olur. Bu dostluk ve çalışkanlığı sayesinde on üç yaşında Şefkat Nişanı ile ödüllendirilen Halide Edip, hem eğitimli bir kadın hem bir yazar, hem de Millî Mücadele kahramanı olarak tarihe adını yazdırır. (Doğan ve Egmont Yayıncılık)


Hatıralar eşliğinde

Anna Kavan’dan Uyku Tanrısının Evi. Çocukluğun uzak gezegeni belli belirsiz hatıralar eşliğinde sökün ediyor. Gece ve gündüz, karanlık ve gün ışığı, anne ve baba… Hafızanın iki yarımküresi daima işliyor. Parçalar art arda geldiğinde kaplanların, gölgelerin, uykuların ve rüyaların işgal ettiği müstakil bir not defterini okuyor, bu deftere sığmayanların silik izlerini de sürüyoruz. Kitap bir periferi anlatı. Görüntülerin akışında gözler sık sık aralanıp kapanıyor. “Kavan, bizlere kadın sanatçı evreninin şiirsel anlatımını vermeyi amaç edinen o büyük öznel-kadınsı geleneğe aittir.” -Lawrence Durrell- (Everest Yayınları)


Herkesi güldürecek

Davide Cali’den Ödevimi Yapamadım Çünkü Acayip Şeyler Oldu. Bir çocuğun hayal gücünü hafife alamazsınız! Dünyaca ünlü sanatçılardan küçük büyük herkesi çok güldürecek bir dizi. Bir UFO tarafından kaçırılabilir, kalemlerinizi bir masal kahramanına verebilir ya da tam otobüse binecekken ninjaların saldırısına uğrayabilirsiniz… Tüm bunlar, bir çocuğun ödevini yapmaması ya da okula geç kalması için geçerli bahaneler olabilir. (Günışığı Kitaplığı)


Etkileyici bir memleket panoraması

Orhan Tüleylioğlu’ndan 50 Maddede Siyasi Cinayetler. Türkiye, Cumhuriyet döneminin başından günümüze kadar birçok siyasi cinayete tanık oldu. Sebebi ne olursa olsun ülkenin birçok parlak zihninin yitmesine sebep olan bu cinayetleri, tüm detayları, arka planı ve sonuçlarıyla 50 maddede bir araya getirdik! Yazarın kaleminden kitap etkileyici bir memleket panoraması çiziyor. Asteğmen Kubilay’dan Sabahattin Ali’ye, Doğan Öz’den Bedrettin Cömert’e ve Maraş Katliamından askeri darbe dönemlerine kadar siyasi cinayetlerin izinde bir zaman yolculuğuna çıkacak, böylece bugünün siyasi ortamını daha etkili bir şekilde yorumlayacaksınız. (Karakarga Yayınları)


Karanlığa dair bir öykü

Feyyaz Kayacan’dan Sığınak Hikâyeleri. 2. Dünya Savaşı’nı Fransa ve İngiltere’de yaşayan Feyyaz Kayacan’dan o günlerin karanlığına dair bir öykü toplamı Sığınak Hikâyeleri. Savaşın tüm yıkıcılığı, sığınağın soğuk karanlığına rağmen bir avuç insanın yaşama dört elle sarılmasının rengârenk anlatımı… Dilin olanaklarını yine en uç noktasına kadar zorlayan yazar, savaşın bombardıman günlerinden başlayıp sonuna uzanan bir zaman aralığında, Londra’da aynı sığınağı paylaşan kişilerin günlük yaşamlarında, ruhsal durumlarında ve kişiliklerinde, umudun ve direnmenin dünyayı nasıl güzelleştirebildiğini hikâye ediyor. (Kırmızı Kedi Yayınları)


Mutluluğun ve bereketin sembolü

Tolgahan Vurgun’dan Turnanın Türküsü-Bedia Akartürk. Anadolu’da turna kuşunun kutsallığına inanılır. Turnalar saflığın, mutluluğun ve bereketin sembolüdür. Sabrı, gururu ve özgürlüğü temsil ederler. Bu meziyetlerinden ötürü turna avlanmaz, yuvası ellenmez. Bu sevgi ve saygıdan ötürü turna temalı türküler Türk Halk Müziği külliyatımızda yadsınamayacak kadar çok sayıdadır. Fazla gitmen bizim köye varınca, Selam söylen eşe dosta sorunca, Sağ selamet menziliniz alınca, Benden yare selam söylen turnalar. Şimdi turnanın kendi türküsünü öğrenme zamanı… Hayatını müziğe adamış bir “turnanın” türküsü… (Mona Kitap)


Edebiyat yapıtının yaratılması

Oğuz Cebeci’den Edebi Zevk Yargısı-Yüksek ve Popüler Edebiyat and Kitsch. Edebiyat eleştirisinin olduğu kadar olağan okuma faaliyetinin de netameli ama temel tartışma konularından biri edebi zevktir. Hangi eseri niçin beğendiğini kendisine ya da bir başkasına açıklama ihtiyacı hisseden herkesin karşılaştığı bu sorunun sık sık kalem savaşlarına yol açtığına da tanık oluyoruz. Bu nedenle, edebiyat yapıtının yaratılması, alımlanması ve eleştirilmesi sürecinin her safhasında canlılığını koruyan gerilimin arkasında yatan tarihsel, toplumsal ve estetik olguları anlayabilmek, beğeni ölçütlerimizi değerlendirebilmemiz için büyük önem taşıyor. (İthaki Yayınları)


Çizimlerle dolu bir hikâye

Torben Kuhlmann’dan Armstrong. Bir fare için küçük, insanlık içinse büyük bir adım. Uzun zaman önce, minik bir fare merak ve tutkuyla gökyüzünü gözlemliyordu. Derken bir gün uçmayı öğrendi ve yola çıktı. Peki, sonra neler oldu? Nefes kesici çizimlerle dolu bu hikâye, hayallerimizi gerçekleştirmek için kararlı olup asla pes etmememiz gerektiğini anlatırken, bir yandan da uzay tarihinin en önemli anlarına tanık olmamızı sağlıyor. “Bir önceki kitabı Lindbergh gibi, yazarın bu kitabı da muhteşem. Her sayfası olağanüstü bir hayal gücüyle çizilmiş ve NASA’ya yakışır uzay görselleriyle dolu. Bu macerayla birlikte yazar hayranlarının sayısının artacağı kesin.” -Publishers Weekly” (Uçan Fil Yayınları)


Yaşama uğraşı

James Wood’tan İyi Bir Hayat. New York’un dışındaki Saratoga Springs’de, karın hiç durmadan yağdığı bir haftalık ziyarette Querry ailesinin üyeleri bazı hayati sorularla kendi yordamlarınca yüzleşecektir: Yaşama uğraşı neden bazı insanlardan daha fazla çaba talep eder? Mutluluk, aile içinde eşitsiz dağıtılmış bir lütuf mudur, yoksa insan mutlu olmayı öğrenebilir mi? Hayatı yaşamakla hayat üzerine düşünmek arasındaki denge nasıl kurulur? Vanessa’nın en sevdiği felsefecilerden birinin dediği gibi “yegâne ciddi girişim yaşamak”sa eğer, iyi bir hayat ne şekilde yaşanmalıdır? (Yapı Kredi Yayınları )


Dünyaya uyum sağlamak

Stanislaw Lem’den Aden. Hal Bregg, uzay görevinden dünyaya dönüş yapan bir astronottur. Onun biyolojik saatine göre on yıl geçse de Dünya zamanıyla 127 yıl geçmiştir. Dünya, kendi tabirleriyle “betrize” olmuş insanlarla dolu tanınmaz bir yer haline gelmiştir. Bregg’in, uygarlığın ve ekonominin üst düzeyde olduğu, savaşlardan arınmış ve herhangi bir şiddet belirtisi göstermeyen bu yeni ütopik dünyaya uyum sağlamak için sancılı aşamalardan geçmesi gerekiyordur. Ailesini ve arkadaşlarını kaybetmiş eski astronot yabancı bir dünyada kendisini bulabilecek midir? (Alfa Yayıncılık)


Anlamlı yolculuk

Habib Bektaş’tan Yeni Bir Başlangıç: 19 Mayıs. Adı Mustafa. Mustafa Kemal Atatürk’ün yoldaşı. Yıllar önce başlamış birliktelikleri, büyük bir ihtimalle 19. yüzyılın sonlarında. Sonrasında birbirlerinden hiç ama hiç ayrılmamışlar. Bu kitapta, 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının İstanbul’dan Samsun’a yolculuğunun öncesi ve sonrası anlatılıyor. O büyük ve anlamlı yolculuk. Osmanlı’nın bıraktığı enkazın genç Türkiye’ye dönüşme sürecinin ilk günleri. (Altın Kitaplar)


Eğlenceli yolculuk


Baskıyı yaşarlar

Yeşim Erdem’den Sağım Solum Önüm Arkam. Geçtiğimiz kırk yılı kat eden bir roman. İki ailenin, Selen ile Ceren ve Eylem ile Devrim adlı kız kardeşlerin hikâyesine yoğunlaşıyor. Küçük bir Ege kasabasında yaşayan genç kızlar sağ sol saflaşmasına, mahalle çocuklarının çekişmesine tanık olurlar. Gelgelelim hiçbiri sadece seyircisi değil bizzat faili de oldukları bu gelişmelerden yara almadan kurtulamaz; günbegün şiddetin gemi azıya aldığı bir ortamda katledilen gençliği, darbe dönemini ve baskıyı yaşarlar. Günümüzü de anlatan bu roman, başkarakterlerin büyükşehre göçlerini, kuşak çatışmasını, kardeş rekabetini, aile kurma çabaları ve aşklarını gözler önüne seriyor. Tacizlere, baskıya, haksızlıklara karşın hayata tutunan kadınlar bir yandan da hâkim eril kültürle hesaplaşıyorlar. Özellikle de tükenmeyen arayışları ve adalet duygusuyla gazeteci Selen… Ne var ki bu nitelikleri onu yıllar önce işlenen siyasi bir cinayetin ardındaki sır perdesini aralamaya, daha da ötesi, gerçeklerle duyguları arasında bir seçim yapmaya zorluyor. (Can Yayınları)


Doğru tercihlerde bulunmak

Fırat Çakır’dan Kaderle Randevu. Yaptığın ya da yapacağın tercihler kadar başarılı ya da başarısız, şanslı ya da şanssız olursun. Öyleyse ne yaptığını bilerek hareket etmek, doğru tercihlerde bulunmak, gelecek kaygısından arınmak seni güzel ve başarılı bir hayat inşa etmeye yöneltecektir. Bütün bunları bilip eski davranışları tekrarlamaya devam etmek de bir tercihtir; hayatını ve kaderini dönüştürecek yeni davranışlar sergilemek de. Bu kitap bugüne kadar kaderin sandığın tercihleri nasıl dönüştüreceğinin yollarını göstermekle kalmayıp kaderinden bir randevu alarak yeni başlangıçların anlaşmasını da yaptıracak. Olmaz dediklerin olacak, bitmez dediklerin bitecek. (Destek Yayınları)


Gerçekçi bir anlayış

Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan Gulyabani. Yazarın bu romanda, ürküntü veren korkutmacaları kişisel çıkarlarına alet eden bir köşk sahibinin hikâyesini anlatmaktadır. Yazar, halkın kör inançlara kapılıp nasıl kolayca kandırılabildiğini gerçekçi bir anlayışla yansıtır. Kitap, edebiyatımızın her dönem ibretle okunan klasiklerinden biridir. (Remzi Kitabevi)


Her durumda işe yarar

Claudio Gobetti’den Haydi Sarılalım. Dünyanın en büyük sırrını su samurları çözmüş. Yüzlerindeki ifadeye bir baksanıza, nasıl da mutlular! Peki ne bu sır, biliyor musunuz? Sevdiklerimize sarılmak elbette… Sarılmak her durumda işe yarar. Kendini mutsuz hissettiğinde seni yeniden neşelendirebilir. Ona sarıldığında kanatların olmadan da uçabilirsin. Üşüdüysen eğer seni sımsıcak tutar. ‘Seni seviyorum’ diyemediğinde bu sözü dilin yerine kalbinle söylemene yardımcı olur. Bazen yeniden rüyaya dalmanın, bazen özür dilerim diye fısıldamanın, dans etmeyi öğrenmenin ya da sevinçli bir kutlamanın yolu sarılmaktan geçer. Sarılmak sımsıcak, sakinleştirici, içten bir şeydir. (Arden Yayınları)


Bir el omuzuma dokundu

Tanju Cılızoğlu’ndan 12 Mart’ın Balyoz’u. “Beni Pazartesi günü aldılar. Yazıhanenin asansörüne biniyordum. Bir el hafifçe omuzuma dokundu. İkimiz de irkilmedik. Asansörün kapısının bir kanadını açmıştım. “Şubeye kadar gideceğiz” dedi ve gözüyle, başıyla kapıya yürümemi isteyen bir işaret yaptı. Elimde çantam vardı. İçinde o seninle nereye saklayacağımızı bilemediğimiz hikâye. Hani evde oturup sekiz-on nüsha çoğaltarak oraya buraya dağıttığımız hikâye. Biliyorum, sen bu hikâyeden vazgeçmemi hiç istememiştin. “Kitaba girmesin” diyen avukatımıza da bir güzel kızmıştın, biliyorum. “Tavrımızı aykırı olana göre değil, aykırı olmayana göre uygulayacağız” demiştin de ben üstüne üstüne gitmekten yana da, hikâyeyi tümden yırtıp atmaktan yana da olamamıştım. Neyse, işte çantada o hikâye vardı.” (Tarihçi Kitabevi)


Gelenek yok edildi

Ali Eralp’ten Biz Bu Vatanı Sokakta Bulmadık. 2010 yılında Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara’ya geliş yıldönümü olan 27 Aralık 1919 kutlamasına izin vermediler. Bu tarihte Kara Harp Okulu öğrencileri, okullarından başlayıp, Ulus’ta biten bir yürüyüş düzenlerlerdi her zaman. Bu yürüyüş yasaklandı ve bu gelenek yok edildi. 2011 yılında 29 Ekim kutlaması yapılmadı… Cumhuriyet tarihimizde bir ilkti bu… Kamu mallarının altından girip, üstünden çıktılar. Tümünü “Babalar gibi” sattılar. (Asya Şafak)


Başı sürekli dertte

Lauren Child’ten Clarice Bean, Başı Dertte. Hayatta açıklanamayan pek çok şey var. Örneğin neden Anane deyip de Anneanne yazıyoruz? Ve neden ağzımızı açmak başımızı büyük derde sokabiliyor? Son zamanlarda Clarice Bean’in başı sürekli derde giriyor. Hem de neredeyse okulun en yaramazı Karl Wrenbury kadar. Oysa Clarice’in tek istediği okul piyesinde başrolü oynamak ve sözcükleri doğru yazma konusundaki yeteneğiyle öğretmenini etkileyebilmek… (Redhouse Kidz Yayınları)


Bu Haberi Paylaş
ETİKETLER: , , , , ,
          google-news
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.