Cengiz Aytmatov eserlerinden hayata dair seçkiler

Sevgili Aytmatov’un eserlerinden alıntıları, bir kere de ölüm yıl dönümü için okuyalım…

*

Aytmatov, dünya edebiyatında edindiği yer ile Türk kültür zenginliğini tüm dünyaya tanıttı. II. Dünya Savaşı sebebiyle erken yaşlarda başlamak zorunda kaldığı iş hayatı, yaşananlar yazmak için pek çok malzeme sağlamıştı. Yazmaya Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsü’nde bulunduğu sırada, Pravda Gazetesinde başladı. Zamanla eserleri yüz elliyi aşkın dile çevrildi.

Yaşasaydı bugün 90 yaşında olacaktı. Aytmatov’u, 90. Yaş gününde, eserlerindenseçkilediğimiz alıntılarla anıyoruz…

– Üstesinden gelemediği çelişkilerle baş başa kalan insan, moral bakımından derinden derine sarsılır ama bunu kimseye söyleyemez, çünkü ona kimse yardım edemez. Bu korkunç bir yer kayması gibidir, tehlikeyi görürsünüz; ama bir şey yapamazsınız.

(Gün Olur Asra Bedel)

*

– İşin bir başı, bir de sonu var. Ortasında ise herkes kendi kaderini yaşıyor.

(Gün Olur Asra Bedel)

*

– Asıl güç olanı, kendi güçsüzlüğünü, umutsuzluğunu belli etmemekti.

(Gün Olur Asra Bedel)

– Göz korkaktır, el korkusuz.

(Sultanmurat)

*

– Ama insan yalnız çalışmak için mi yaşar?

(Sultanmurat)

*

– … ama boş yere dememişler: “Kendi ayıbını örtmek isteyen başkalarının yüzüne kara çalar” diye.

(Beyaz Gemi)

– İnsandaki çocuk vicdanı, tohumdaki filiz gibidir ve öz olmadan tohum filizlenmez, gelişmez. Yeryüzünde bizi neler beklerse beklesin, insanoğlu doğdukça ve öldükçe, insanoğlu yaşadıkça, hak ve doğruluk denen şey de var olacaktır.

(Beyaz Gemi)

*

– Daha dün denecek kadar yakın bir geçmişte biz de birer delikanlıydık. Ne de çabuk geçiyor zaman. Hayat dediğimiz şey çok ilginç ve bizim şimdilerde ondan vazgeçmeye hiç niyetimiz yok.

(Toprak Ana)

*

– Savaş en çalışkan evlatları, en usta sanatçıları öldürüyor. İşte bunun için ben hayatım boyunca bu cinayetlerden, bu katliamlardan nefret ettim, savaşa karşı geldim. İnsanlar savaş yolunu kapatabilirler ve bunu yapmak zorundadırlar diyorum.

(Toprak Ana)

– Hayat bizim hepimizi aynı teknede yoğurmuş, aynı yumağa sarmıştır.

(Toprak Ana)

*

– Oysa düşünmek her zaman acı veren bir iştir.

(Gün Olur Asra Bedel)

*

– Gerçek mutluluk yavaş yavaş, azar azar gelir ve bu bizim hayata bakış açımızla, çevremizle, çevremizdekilere karşı davranışımızla doğrudan doğruya ilgili ve orantılıdır.

(Toprak Ana)

– Geleceğin ne getireceğini kimse bilemezdi ve şimdi olanları düşünüp üzülmenin de hiçbir yararı yoktu.

(Toprak Ana)

*

– Ama o, mutluluğu düşünmüyordu. Çünkü insan mutlu ise onu düşünmez.

(Sultanmurat)

– Çünkü bir insanın büyüklüğü, değeri, yakınları tarafından en çok onu yitirdikleri zaman anlaşılırdı. Bu her zaman böyle olmuştur. Böyle olacaktır…

(Sultanmurat)

*

Damla Karakuş

[email protected]

Instagram: biyografivekitap