Karanlık Maddeyi Gözlemlemek İçin Yeni Yöntem Keşfedildi

Bilim insanları, evrende var olan her şeyin dörtte birinden fazlasının karanlık madde biçiminde olduğunu biliyorlar ancak karanlık maddeyi doğrudan gözlemlemek mümkün değil. Bunun yerine araştırmacılar, diğer maddeler üzerindeki kütleçekimsel etkisi sayesinde karanlık maddenin orada olması gerektiğini tahmin ediyorlar.

Peki, göremediğimiz bir şey üzerinde nasıl çalışabiliriz? Yeni nesil karanlık madde araç gereçleri, uzak galaksilerin hareketlerini ölçmek için yeni teknikler ve son derece hassas donanımlar kullanacaklar. Ancak şu aşamada Swinburne Teknoloji Üniversitesi’nden küçük bir gökbilimci grubu, mevcut teleskopları kullanarak karanlık maddeyi görmenin bir yolunu buldu.

Karanlık maddeyi ‘görmek’:

Çalışmanın baş yazarı Pol Gurri, yeni görüntüleme tekniğini bir bayrağın dalgalanmasını görmeye benzetiyor. “Bu durum, ne kadar rüzgâr olduğunu anlamaya çalışmak için bir bayrağa bakmak gibidir” diyen Gurri, “Rüzgârı göremezsiniz ancak bayrağın hareketi, rüzgârın ne kadar güçlü estiğini size söyler” ifadelerini kullandı.

Araştırma kapsamında gök bilimci ekibi, ‘zayıf yerçekimsel mercekleme’ adı verilen bir etkiye odaklandılar. Bu etki, aynı zamanda Einstein’ın genel görelilik teorisinin bir özelliği olarak biliniyor. Konu hakkında konuşan Doçent Dr. Edward Taylor “Karanlık madde arkasındaki herhangi bir şeyin görüntüsünü çok az bozacaktır. Bu etki, bir şarap kadehinin tabanından gazete okumaya benzer” dedi.

Ekip, Avustralya’daki ANU 2.3m Teleskobunu kütleçekimsel galaksilerin nasıl döndüğünü haritalamak için kullandı. Konu hakkında konuşan Gurri, “Yıldızların ve gazların galaksiler içerisinde nasıl hareket etmesi gerektiğini bildiğimiz için o galaksinin neye benzemesi gerektiğini de kabaca biliyoruz. Gerçek galaksi görüntülerinin ne kadar bozulduğunu ölçerek, gördüğümüz şeyi açıklamak için ne kadar karanlık madde gerektiğini anlayabiliriz” ifadelerini kullandı.

Gurri, karanlık maddeyi görmenin yeni yoluyla birlikte karanlık maddenin nerede olduğunu ve galaksilerin oluşumunda oynadığı rolün daha net bir resmini elde etmeyi umduklarını da sözlerine ekledi.