celal yıldız uzaktan eğitim bodrum haber katılım bankası kdv iadesi
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

CHP’li Ağbaba: Gri pasaport skandalı yargı skandalına dönüştü

14.09.2022 - 20:40    google-news - ABONE OL

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Malatya’daki gri pasaport skandalıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Gri pasaport skandalı şu an adeta bir …

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Malatya’daki gri pasaport skandalıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Gri pasaport skandalı şu an adeta bir yargı skandalına da dönüşmüş görünüyor. Olayın üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen halen iddianame hazırlanıp sorumluların yargı karşısına çıkarılmamış olması başlı başına bir skandaldır ve kabul edilemez.” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Malatya İl Başkanlığında gerçekleştirdiği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 “OKUL HARCAMALARI YÜZÜNDEN ÇOCUKLAR OKULA GİDEMİYOR”

Okulların açılmasıyla birlikte, artan masrafların vatandaşların belini büktüğünü vurgulayan Ağbaba, “Öğretmeninden, öğrencisine, servisinden, kırtasiyecisine kadar herkes bin bir dert yanıyor. Aileler ilkokul çağındaki çocukların defter kalem masraflarını karşılayamaz hale gelmiş. Bir top a4 marketlerde 100 lirayı aşmış. “Okul kitaplarını bedava yaptık” dediler, şimdi okula gitmek için evden adım attığın an yığınla para ödüyorsun. Türk Eğitim Derneği’nin araştırmasına göre, 675 bin çocuk okula gidemedi. Bu çocukların yaş ortalaması 14-17. Bu çocuklar nerede, bilen yok. Üniforma parası, kırtasiye masrafı derken çocuklar evde kalıyor. Çocukların servisle okula gitmesi de artık lüks oldu..” dedi.

“İŞSİZLİK FONUNDAKİ PARA KİME GİDİYOR?”

İşsizlik Fonu’ndaki paraların nereye gittiğini soran Ağbaba, “Mart 2002 tarihinden 31 Ağustos 2022 tarihine kadar işsizlik fonundan 20 yılda işsizlere ödenen toplam para 48 milyar TL. Sadece 2,5 yılda işverenlere, yandaş şirketlere verilen teşvik ise 55 milyar 579 milyon TL. Bu yılın ilk 8 ayında işsize verilen toplam para 7,8 milyar TL. Yandaşlara fondan verilen para ise bu yılın ilk 8 ayında toplam 15,8 milyar TL. TÜİK verilerinde dahi 3,5 milyon işsiz varken, Ağustos ayında sadece 420 bin işsize fondan işsizlik ödeneği ödenmiş. 3 milyondan fazla işsiz Ağustos ayında ödenekten yararlanamamış. İşçinin kendi maaşından kesilen, işçinin kendi parası olan fondan işçi yararlanamıyorsa, fon kime kaynak olarak aktarılıyor, fondaki bu para kimlere peşkeş çekiliyor?” diye sordu.

“SAĞLIK BAKANLIĞI VATANDAŞA “HASTA OLMA” DİYOR”

AKP’nin sağlık sisteminin çökmüş durumda olduğunu vurgulayan Ağbaba şunları söyledi:

“Randevu almak mümkün değil. Kanser hastasına bir yıl sonrasına randevu veriliyor. Kuyruk yok diyorlar. Kuyruk artık evde, telefonun başında. Hastaneler ameliyat malzemesi bulamıyorsunuz, peçete bile bulunamıyor. Merkezi Hekim Randevu Sistemi yani, MHRS de her gün ya çöküyor, ya bir şey oluyor.

Şimdi Sağlık Bakanlığı yeni bir uygulama ile randevuya kota getirdi. Şimdi, hastanelerden 1 ayda en fazla 3 kez randevu alınabilecek. Nereden nereye geldik. Bunlar sağlıkta “çağ atladık, devrim yaptık” diye yıllarca masal anlattılar.

Şimdi yalanları tek tek dökülüyor. Bakanlık resmen vatandaşa “hasta olma, hasta olursan da benden uzak dur” diyor. Kanser hastası var, engelliler var, kalp rahatsızlığı olan var. Bunlar ne yapacak? Bu gidişle AKP çözümü hastaneleri kapatmakta bulacak. Hastaneler olmazsa veya hasta olmazsa sağlık hizmetine de gerek kalmaz.”

ERDOĞAN’IN MEKTUBUNU DAĞITACAK PERSONEL İLANI

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın KPSS şartı aranmaksızın geçici personel alımına başladığını hatırlatan Ağbaba, “Bu personeller ne yapacak? 26 milyon haneye ev ziyareti yapacaklar. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından, sosyal yardımlar için evleri ziyaret edecek memurlara Erdoğan’ın mektubunun da dağıtılması talimatı verildi. KPSS yok, yaş aralığı sıkıntısı yok, üniversite mezunu olmanız yeterli Göreviniz Erdoğan’ın mektubunu dağıtmak, propaganda yapmak Sosyal yardımları sanki Erdoğan kendi cebinden yapıyor. Bakan Derya Yanık’tan bir açıklama bekliyoruz. Devlet memurları parti militanlarınız mı? Zaten memur diye kendi yandaşlarınızla devleti doldurdunuz. Bir de parti çalışması yaptıracaksınız?” diye sordu.

“SAVAŞ SÖYLEMİ EKONOMİK GÜNDEMİ UNUTTURMA AMACI TAŞIYOR”

“Erdoğan seçim yaklaştıkça klavyedeki tüm tuşlara basıyor.” diyen Ağbaba, “Yunanistan’da durum farklı değil, orada da seçim yaklaşıyor. İki popülist lider atışıyor. Erdoğan “bir gece ansızın gelebiliriz” diyor. Yunan Başbakanı Miçotakis yanıt veriyor. Yunanistan 12 adayı sanki yeni silahlandırmış gibi tepki gösteriyorlar. Sen 20 yıldır iktidardasın, daha önce niye hiç ses etmedin? Bunların iktidarını sağlamlaştırmak için yapmayacağı sinsilik yok. Seçim dönemlerinde karşılıklı yapılan sahte atışmalarla milleti kandıracağını mı sanıyorsun? Bu sahte düşmanlığı kimse yemiyor. Savaş söylemleriyle, ekonomik gündemi halkına unutturmak isteyen liderler kaybetmeye mahkumdur.” ifadelerini kullandı.

“AKP İFŞA DÖNEMİNE GİRDİ”

Ağbaba, AKP’lilerin artık başarısızlıklarını itiraf etmeye başladığını belirterek şöyle konuştu:

“Erdoğan hep “çıraklık, kalfalık, ustalık” dönemlerinden bahsetti. Malı götürdükçe, yandaşı zengin ettikçe ustalaşıyorsun. Bunlar da ustalaştı, devleti kendi şürekasının aracı haline getirdi. Şimdi “ifşa dönemi” başladı. Nedir ifşa? İlan etmek… Artık başarısızlıklarını itiraf etmeye, ilan etmeye başladılar.

Erdoğan geçen hafta bir müjde vermişti. “10 milyon icra dosyasını sildik; 2 bin lira borcu olan 5,5 milyon kişiyi icradan kurtardık” demişti. Bu ne demek? 2 bin lira borcu dahi ödeyemeyen 5,5 milyon insan var demek. Bu para 600 milyon dolara tekabül ediyor, Demirören’e peşkeş çekilen kredinin miktarının yarısı dahi etmiyor.

Öte yandan Sağlık Bakanlığı ne yapıyor: Hastanede randevuya kota getiriyor. Bu ne demek? Randevu işini çözemiyoruz, doktor sıkıntısı var, hastaların ücretlerini karşılayamıyoruz demek.

Özhaseki ne diyor: “Enflasyon biraz yüksek olabilir… Ekmek 1 lira alamıyorsunuz ama bugün 5 lira çok rahat alabiliyorsunuz”. Üstelik bunu et ve süte yüzde 30-35 zam geleceği gün söylüyor.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “ENAG’ın verileri yanlış, bilimsel değil inanmayın” diyor. Bu ne demek? Biz TÜİK’in itibarını o kadar bitirdik ki, vatandaş TÜİK’e inanmıyor demek… Sosyal konut projesi açıklanıyor.

240 ay vadeyle 3 küsür bin liraya ev sahibi olmak müjde diye sunuluyor. Bu ne demek? Ekonomiyi öyle bir hale getirdik ki artık büyükşehirlerde 5 binden aşağı kiraya ev bulamazsınız. AKP’nin yeni döneminde daha onlarca itirafla, ifşayla karşılaşacağız.”

“GRİ PASAPORT SKANDALI YARGI SKANDALINA DÖNÜŞTÜ”

Matalya’da ortaya çıkan gri pasaport skandalına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Ağbaba, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gri pasaport skandalı şu an adeta bir yargı skandalına da dönüşmüş görünüyor. Olayın üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen halen iddianame hazırlanıp sorumluların yargı karşısına çıkarılmamış olması başlı başına bir skandaldır ve kabul edilemez. Bilindiği üzere gri pasaport skandalının odağındaki 3 isim tutuklanmıştı.

Bunlardan birisi yurtdışına bizzat giden, gri pasaportların çıkarılmasını organize ettiği iddia edilen, AKP’li Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş, tutuklandıktan çok kısa bir süre sonra 4 Temmuz’da serbest bırakılıyor. Aynı günlerde Belediye Başkanı Mehmet Çınar hakkındaki soruşturma izni Danıştay kararı ile iptal ediliyor.

Bu işin organizasyonunda yer alan AK Partinin eski Bingöl Servi Belediye Başkanı Ali Ayrancı ise son olarak 2 Eylül tarihinde serbest bırakılıyor. Olayın merkezinde yer aldığı ve doğrudan bu işi organize ettiği iddia edilen devlet görevlilerinin ve AK Partililerin tamamı ya serbest ya soruşturulamıyor.

Olaydaki tek tutuklu Ersin Kilit’in Yeşilyurt Belediye Başkan yardımcısı Bekir Karakuş’a Almanya dönüşü 40.000 Euro para verdiği, bu paranın farklı isimler adı altında Yeşilyurt Belediyesinin Hayır çarşısı diye bilinen kurumuna bağışlandığı iddia ediliyor. Yurtdışı ayağındaki Ersin Kilit ise basına ve kamuoyuna yansıyan ifadelerinde kendisinin Türkiye’deki bir akrabasına verilmek üzere Bekir Karakuş’a 17.000 Euro verdiğini kabul ediyor.” dedi.

“ADALET AKP’LİLERE JET HIZIYLA İŞLİYOR”

Skandalda adı geçen AKP’lilerin jet hızıyla tahliye edildiğinin altını çizen Ağbaba, şu ifadeleri kullandı:

“Skandalın merkezindeki Bekir Karakuş tutuklandıktan sadece günler sonra serbest bırakılıyor. Aydınlara, yazarlara, sanatçılara, muhaliflere bir türlü işlemeyen adalet AK Partililere jet hızıyla çalışıyor.

Muhalifler, demokratlar aylarca yıllarca tedbir adı altında tutuklanıp cezaevlerinde çürütülürken Bekir Karakuşlara Ali Ayrancılara yani AKP’lilere adalet çok hızlı işliyor. Hatta öyle hızlı işliyor ki.

İddiaya göre Ali Ayrancı’nın 2 Eylül günü tutukluluğunun devamına karar veriliyor. Bu karara aynı gün itiraz ediliyor ve yine aynı gün içerisinde yani 2 Eylül günü saat 16.55’de itiraz üst mahkemeye yetiştiriliyor. Ve Ali Ayrancı’nın 1 saat içerisinde serbest bırakılmasına karar veriliyor.

Kararı veren hâkimin Ali Ayrancı’nın hemşerisi olduğu ve kararı verdiği gün izne ayrıldığı iddia ediliyor. Yargıdaki çifte standardın ve Türkiye’de yargı bağımsızlığının geldiği durum açısından, trajik bir durumla karşı karşıyayız.”

“SKANDALIN ODAĞINDAKİ İSİM MALATYA’DAN İHALE ALDI MI? AÇIKLAYIN”

Ağbaba şöyle konuştu:

“İddiaların odağındaki Mehmet Çınar başkanı olduğu belediye hakkında bunca iddia varken derin bir sessizliğe gömülmüştür. Bugüne kadar yaptığı tek şey hakkında verilen soruşturma iznini dava açarak iptal ettirmek olmuştur. Mehmet Çınar geçtiğimiz günlerde ise tanık sıfatıyla ifade veriyor.

Soruyoruz: Mehmet Çınar, insan kaçakçılığı dosyasının merkezindeki AKP’li eski Bingöl Servi Belediye Başkanı Ali Ayrancı’yı ne zamandan beri tanımaktadır? Bu şahısla kaç defa görüşmüştür? Bu şahısla Belediyede bir araya hiç gelmiş midir?

Bekir Karakuş gri pasaport skandalından önce Bingöl’e hiç gitmiş midir? Bekir Karakuş bu yurtdışı organizasyonunu yapmak üzere yetkiyi kimden almıştır? Çevreye duyarlı birey yetiştireceğiz diye tanıtılan bu projenin tek amacı Başkan Yardımcılarının bir şirket sahibinin kesesinden yurtdışında gezmek dolaşmak istemesi midir?

Ali Ayrancı bu olaylardan çok uzun yıllar önce Malatya’da herhangi bir iş yapmış ya da ihale almış mıdır? Ali Ayrancı’nın Bekir Karakuş ile eskiye dayanan bir ortaklığı var mıdır? Bütün bu sorular ve daha fazlası elbette er ya da geç gün yüzüne çıkacaktır. Bizler uğrunda yüzlerce km yürüdüğümüz adaletin peşinde koşmaya devam edeceğiz.”

Ağbaba ayrıca, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 19 Eylül saat 17’de Malatya’da CHP il binası açılışı yapacağını ifade etti.


Bu Haberi Paylaş
ETİKETLER: , , , ,
          google-news
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.